Doğanın benzersiz bir gücü olduğuna ve huzuru doğada arayan herkesin ona iyi davranması gerektiğine inanıyorum. Kendimi de bu yolda çaba gösteren biri olarak görüyordum ve böylece "Sıfır Atık ”kavramı ile tanışıp bu konu ile kalpten ilgilenmeye başladım. Atıksız bir yaşam, metot olarak yeniyi ve doğru olanı seçerek başlayan uzun ama huzurlu bir yolculuk.

Sanayileşme öncesi döneme göre dünyamız artık 1,2°C daha sıcak. Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’ne (IPCC) göre 1,5°C’lik ısınma ile insan sağlığı, geçim kaynakları, güvenlik, gıda güvenliği, su temini ve ekonomik büyüme önemli darbeler alacak; 2°C’lik ısınma ile bu tehlikeler katlanacak. TBMM’nin 7 Ekim 2021’de onaylanmasını uygun bulduğu Paris İklim Anlaşması’nın da uzun dönemli hedefi: Küresel ortalama sıcaklık artışını, sanayileşme öncesi döneme göre 2°C artış seviyesinde sınırlamak ve hatta bu artışı 1,5°C’de tutmayı başarabilmektir. Bazı bilim insanlarına göre bu hedefi gerçekleştirmek için artık çok geç bazı bilim insanları ise iklim krizi ve küresel ısınma probleminde kritik 1,5°C eşiğini koruyabileceğimizi düşünüyor. Peki sizce, aynı şekilde yaşamaya devam edebilir miyiz? Bu düğümü sürdürülebilirlik adımlarıyla hep beraber çözebilir miyiz?

En başında farkındalık kazanmak için bu kadar çaba harcamanın ve bunu tek başına yapmak ya da kolektif hareket etmenin dahi bir anlam ifade etmeyeceğine, geç kaldığımıza inanmıştım. Fakat biraz araştırınca durumun pek de öyle olmadığını öğrendim. Hayatımızdaki küçük değişiklikler ile gidişatı iyileştirebiliriz. Aramızda bu fikre olumlu bakan fakat her ne sebeple harekete geçememiş herkesi, bu yazının sonunda ilk adımı atmaya davet ediyorum. 

“Kötülüğün başarılı olması için gereken tek yol, iyilerin hiçbir şey yapmamasıdır.” Edmund Burke 

Günlük yaşamda eylemlerimizin hangi boyutlara ulaştığının bilincinde miyiz?

Dünya genelinde yılda 1,3 milyar ton yiyeceği çöpe attığımızı ve bunun sadece gelişmiş ülkelerdeki maliyetinin bile 680 milyar dolar olduğunu, her bir fincan kahve için tohumun toprağa ekilmesinden önümüze gelmesine kadar toplam 140 litre su harcandığını, okyanusta plastik yığınlarından yarattığımız yedinci kıtayı düşünürsek yaptığımız her şeyin doğal çevreyle bir ilişkisi olduğu ortada...

Mutfakta, kişisel bakımımızda, ev temizliğinde, ofislerimizde öncelikli ihtiyaçlarımızı düzenleyerek gündelik hayatımızın her alanında sıfır atık yaklaşımını benimseyebiliriz. Özel günlerde hediye seçerken, düğünlerde eğlenirken, balık avlarken, piknik yaparken kısacası tüm anlarımızda evrene karşı sorumlu olduğumuzu unutmamalıyız. Karbon ayak izimizi de azaltacağımız, atıksız bu yolculukta yediklerimizi seçmenin bile ne derece önemli olduğunu (bkz. Şekil 1) ve alışveriş yaparken almamız gereken sorumlukları düşünerek yola devam etmek oldukça önemli.

Bugün biliyoruz ki mükemmel olanı aramak yerine gezegenimiz ve geleceğimiz için en iyisini seçmek çok daha mühim. Sıfır atığa giden bu yolda gezegenimiz için 5 basit adımı uygulayabiliriz (bkz. Şekil 2).

Üniversite yıllarımdan bugüne reddetmeyi, azaltmayı, tekrar kullanmayı, geri dönüştürmeyi, çürütmeyi (kompost) ve yeniden yetiştirmeyi yaşam mottom haline getirdim. Fuarlarda uzatılan kartvizit tekliflerini reddedip dijital halini istemeyi, kahve sohbetlerine termosumla gitmeyi, evimdeki atıkları geri dönüşüm kutularıyla (kâğıt, plastik, metal, cam, organik) ayrıştıralı ve pazardan aldığım yeşilliklerin saplarını köklendirerek evde kendi nane ve fesleğen hasadımı yapmayı alışkanlık haline getireli bu sonsuz ve molasız yolculuğun keyfini sürüyorum. Kendime ayırdığım vaktin arttığı, daha sağlıklı hissettiğim ve tabiatın dengesini korumaya bir nebze katkıda bulunduğum için yaşamı daha anlamlı hale getirdiğime inanıyorum.

Sıfır atık yolculuğum esnasında "Daha İyi Bir Dünya İçin Çözüm Üretiriz” amacını benimseyen Borusan Cat ile yolumun kesişmesini de kaderin bir cilvesi olarak yorumluyorum. B’daha Exchange iş modeli ile müşterilerimize yeni ekonomik ömür kazandırılmış ürünler sunup, zaman ve maliyet açısından avantaj yaratmak benim için harika bir motivasyon oluyor.

Son olarak geleneksel kültürlerine hayranlık duyduğum Japonya’ya ait tabuları yıkmayı başarmış Kamikatsu kasabasının sıfır atık yolculuğuyla sizi baş başa bırakıyorum.

 

Cesaretimi toplayıp bu yazıyı kaleme almamda değerli destekleri için Özgür Günaydın ve Murat Can Atalay Bey’e teşekkürlerimi sunuyorum.

Kaynakça

https://www.visualcapitalist.com/visualising-the-greenhouse-gas-impact-of-each-food/
https://www.bbc.com/turkce/haberler-turkiye-56291957
https://www.dw.com/tr/bir-fincan-kahve-i%C3%A7in-140-litre-su-harcan%C4%B1yor/a-4577919
https://infogram.com/food-carbon-footprint-1h7j4dvo0o0kv4n?live
https://infogram.com/besin-karbon-ayak-izi-1h8n6m3np9rpj4x?live

 

 

Onur Memiş
Yazar

Onur, Borusan Cat’de Müşteri Destek Satış Danışmanı. Toplumsal hayattaki rolünü tabulaşmış sınırlara bağlı kalmadan çizmeye çalışıyor. Doğanın bir parçası olmaktan mutluluk duyuyor ve doğa için sorumluluk alıyor. Fırsat buldukça seyahat ediyor. Yeniye ve değişime olan tutkusunun onu güçlü kıldığına inanıyor.

SON EKLENENLER
Bir Telefonla 24.000 Ağacı Kurtarmak Mümkün mü?
Değer Kutusu
Hayatın Her Anında Farkındalığı Artıran Yaşam Pratiği: Mindfulness
Değer Kutusu
Kazakistan’da Madencilik Endüstrisi ve Borusan Cat
Değer Kutusu