Aslında hepimizin toprakla bir bağı var. Ben bunun tüm insanların doğasında olduğunu düşünüyorum.

Geçtiğimiz yıl, COVID-19 ile hem iş yoğunluğumuz hem de çalışma saatlerimiz azalmıştı. Bu da insanların üzerinde olumsuz bir etki yaratıyordu. Bir gün teknisyen arkadaşlarımla çay molasındayken herkesin telefonlarında bir şeylerle meşgul olduğunu gördüm. Kimse birbiriyle sohbet etmiyor, konuşmadan telefonlarına bakıyordu. O sırada sohbet ettiğimiz ERS Takım Lideri Furkan Çakırla karşımızdaki yeşillik alana küçük bir hobi bahçesi yapsak, çay ve yemek saatlerinde orada vakit geçirsek nasıl olur diye konuşurken, sohbetimizi duyan ERS Teknisyeni Yakup Avcı “Olur, ben de ilgilenebilirim.” dedi. ERS Teknisyeni Furkan Turan’ın da “Babam yeni fide ekti, isterseniz getireyim?” demesiyle orada bulunan diğer arkadaşlar da bahçe işlerinden, ekilecek sebze çeşitlerinden ve kendi yaptıklarından bahsetmeye başladı. Bazısı da “Ben anlamam ama elimden ne gelirse yardım ederim.” dedi ve bu şekilde bahçe maceramız başlamış oldu. Toprağa dokunmanın herkese iyi geldiğine de zaman içerisinde birçok kez şahit olduk.

Başlangıçlar güzeldir: İlk adımlarımız

İlk iş, Yasin Akınla 349D iş makinasını kullanarak bahçenin üzerindeki çalılıkları temizledik ve hobi bahçesi alanı yavaş yavaş oluşmaya başladı.

İlk sene bazı tohumları arkadaşlarımız getirdi, bir kısmını da birkaç arkadaş biz satın aldık. Malum, bir tohum üzerine ertesi sene aynısı dikilmez. İkinci sene çevremizden yine ata tohumları geldi ama yetmedi. Sağ olsunlar, Türkiye Genel Müdürümüz Hasan Tahsin Güven ve İcra Kurulu Başkanımız Özgür Günaydın’ın “Ne gerekiyorsa, istiyorsanız alın arkadaşlar” demesi üzerine de yeni fidelerimizi aldık ve hepsini ilk günkü hevesimizle diktik.

Vakti olan herkes bahçeye uğruyordu. Ofisten arkadaşlar öğle aralarında çapa ve sulama yapıyordu. Ektiklerimiz yavaş yavaş sebze vermeye başladıkça, emek verenlerin sevinci ve başarmanın verdiği gurur bizi çok mutlu etti. Ürünlerin tatları da muhteşemdi! Karpuzlar beklediğimizden fazla büyümüştü. Öyle ki, ektiğimiz alan onlara yetmiyordu. Biz de bahçenin önüne variller, üzerine de tahta bir palet koyduk. Karpuzları bu palet üzerinde yetiştirdik, sonuç çok daha verimli oldu.

Yöneticilerimizin de destekleriyle kısa sürede hobi bahçesi her yerden duyulmaya başladı. İlgilenmek ya da mahsullerden tatmak isteyen arkadaşlarımız bahçemizi ziyarete geliyordu. Özgür Bey bir ziyaretinde, seneye daha profesyonel bir şekilde, alanı da biraz daha büyüterek devam etmemiz konusunda destekçimiz olduğunu söyledi. 2. sezon maceramız, yöneticilerimizden ve arkadaşlarımızdan gördüğümüz bu destekle kaçınılmaz olmuştu.

Daha Tecrübeli: 2.Sezon

Bahçe ile ilgili hayallerimiz için kolları gerçek anlamda sıvadık. Önce Tedarik ve Genel Hizmetler Lideri Cengiz Yılmaz’ın da destekleri sayesinde alandaki genişletme işlemini gerçekleştirdik. Daha sonra Nurdan Öztezcan’ın yardımlarıyla müşterilerimizden bu alan için 2 kamyon toprak getirdik. Toprağın üzerine çevrede bulunan çiftliklerden gübre temini yaptık ve ardından, geçtiğimiz sene olduğu gibi çevreden fideler gelmeye başladı. Bahçe büyük olduğu için bir kısmını da hazır aldık. Bahçe çapalandı, toprak havalandırıldı, gübre serildi... O dönem Tüprak projesinde görevli Dış Servis Teknisyeni Selçuk Keçeci, Uşak’tan aldığı çekirdeklerin çimlendiğini görünce onları da getirip bahçeye ekti. Artık bahçemizde değişik bölgelerden gelen bir sürü fidemiz vardı. Hatta pazarda ne varsa bahçemizde de onu görebilirdiniz diyebiliriz; patlıcan, salatalık, karpuz, ayçiçeği, çilek, ıspanak, çeşit çeşit biber ve domatesler… Bu saatten sonra da çeşitlerimiz artar ama azalmaz.

Yeni hedefimiz; damlama sulama sistemi ve sera yapmak

İki kişiden çıkan fikir tüm ekip tarafından benimsendi, herkes boş vaktinde geldi, hatta bahçe için boş vakit yarattı. Başlangıçta eli müsait olanlar çapa için geliyordu. Bazen öğle aralarında bazen akşam bir iki saat geç çıkarak toprağın yumuşaklığına göre bakıp sulama yapıyorduk. Hem bitkiler yanmasın hem de gündüz saatlerinde su buharlaşıp israf olmasın diye akşamları sulamaya gayret ettik. İkinci sene daha profesyonel çalıştık. Sulama sistemi bile yapacaktık ama yetişmedi. Yeni sezon hedeflerimizden birisi de damlama sulama sistemi ile verimli sulama ve su tasarrufu yapmak.

Burası gelip gören herkesin gülümsediği, ne kadar güzel olmuş deyip desteklediği bir yer oldu. Görüyoruz ki bahçenin özleyeni de çok. Şu an evden çalışan arkadaşlarımız arayıp “Ne var ne yok, bahçe nasıl?” diye soruyor. Bakan kişi de kendisini farklı hissediyor; bahçeye girenler kendini köyünde gibi hissettiğini söylüyor. Ofis alanında çalışan arkadaşlarımız için de bir nevi stres atma, deşarj olma alanı oldu. Telefonlara bakmak yerine muhabbet ettiğimiz bir yer ve zaman yaratmış olduk. Diğer şehirler ve bölgelerden de talep geldikçe tecrübelerimizi paylaşıyoruz. Örneğin fideleri çok sık ekmeyin arkadaşlar, aralarını mutlaka açın! Yeni sezon, sulama sistemi ve seramız için de sabırsızlanıyoruz.

Biz çok büyük bir aileyiz, hepinize teşekkür ederiz!

Bu süreçte özellikle Özgür Günaydın, Hasan Tahsin Güven, Volkan Yayman, Cengiz Yılmaz ve Emre Karahan’a arkadaşlarım ve kendi adıma çok teşekkür ederim. Bu hobi bahçesinde çok fazla kişinin emeği var ve inanıyorum ki bahçemizin bu kadar verimli ve güzel olmasının altında da ekip ruhumuz var. Bahçemizde emeği olan ve ismini burada belirtmeyi unuttuğum arkadaşlarım mutlaka vardır, hepinize gönülden teşekkür ederim.

Hobi bahçesini Borusan Cat çalışanları hep birlikte yaptı diyebiliriz. Çünkü biz birlikte güçlü, güzel ve kocaman bir aileyiz. Hepinizi yeni sezona bekleriz. 

Ali Günay
Yazar

2012 yılından beri Borusan Cat Gebze CRC MS takım lideri olarak görev yapıyorum. Sıcakkanlı ve cana yakın biriyim. Ailem, doğa sporları ve bahçe işleri ile zaman geçirmeyi seviyorum.

SON EKLENENLER
Bir Telefonla 24.000 Ağacı Kurtarmak Mümkün mü?
Değer Kutusu
Hayatın Her Anında Farkındalığı Artıran Yaşam Pratiği: Mindfulness
Değer Kutusu
Kazakistan’da Madencilik Endüstrisi ve Borusan Cat
Değer Kutusu